Ağrı'da nüfus hareketleri ve göç dinamikleri, İbrahim Çeçen Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya tarafından değerlendirildi. Prof. Kaya, Ağrı il nüfusuna kayıtlı 1 milyon 300 bin kişiden 865 bininin başka şehirlerde yaşadığını açıkladı. Bu durum, ilin önemli bir göçmen kaybı yaşadığını ve nüfusun büyük bir bölümünün başka yerlerde ikamet ettiğini gösteriyor. Ağrı'nın gelişimi için bu göçün nedenleri ve sonuçları detaylı bir şekilde incelenmesi gerekiyor. Kırsal kesimden şehirlere ve yurtdışına olan göçün altında yatan sebepler ekonomik faktörler ile yakından bağlantılı görünüyor. Bu durum, özellikle genç ve eğitimli nüfus için geçerli olup, ülkenin kalkınma planlamalarının bu gerçekliği dikkate alması büyük önem taşıyor.
Ağrı'nın Nüfus Yapısındaki Değişimler
Nüfus hareketlerinin doğum, ölüm ve göç gibi demografik faktörlerle şekillendiğini belirten Prof. Dr. Kaya, Ağrı'da nüfus artışının büyük ölçüde doğal yollarla gerçekleşirken, azalmaların genellikle göçlerden kaynaklandığını vurguladı. 1927'de 104.435 olan toplam nüfusun %86'sı kırsal kesimlerde yaşarken, 2023 itibarıyla 511.238 kişiye ulaşan nüfusun %61,6'sı il ve ilçe merkezlerinde yaşamaktadır. Bu değişim, Türkiye genelindeki kentleşme eğilimlerine paralel bir seyir izlemektedir. Son yıllarda, doğurganlık oranı, kaba doğum oranı ve doğal artış hızı düşüş göstermiştir. 2010 yılında 4,4 olan toplam doğurganlık hızı, 2023'te 2,2'ye gerilemiştir. Bu durum, çocuk nüfusunun azalması ve çalışma çağındaki nüfusun artması anlamına gelir. 2000 yılında %46 olan çocuk nüfus oranı, 2023'te %33'e düşmüş; çalışma çağındaki nüfus oranı %51,2'den %61,6'ya, yaşlı nüfus oranı ise %2,7'den %5,4'e yükselmiştir. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'nin (ADNKS) uygulanmaya başladığı 2008 yılında binde 2,5 olan nüfus artış hızı, 2023 yılında binde 1,2'ye gerilemiştir. Bu düşüş, kentleşmenin yeterli istihdam olanakları ve yaşam kalitesi artışı ile desteklenmediğini göstermektedir.
Göçün Ekonomik Boyutu ve Yurtdışı Göçü
1950'lerden itibaren hızlanan kentleşme süreci, özellikle 1990'lardan sonra yoğun bir göç dalgasına neden olmuştur. İklim, topografya ve ekonomik faktörler bu göçü tetikleyen başlıca sebepler arasındadır. Göçler, büyük ölçüde kırsal kesimden kaynaklanarak Türkiye'nin büyük şehirlerine, il içindeki kentsel yerleşimlere ve yurtdışına yönelmiştir. Ağrı, Türkiye'deki en fazla göç veren illerden biridir. 2023 verilerine göre, Ağrı nüfusuna kayıtlı 1.304.000 kişiden 865.885'i başka illerde yaşamaktadır. Ağrı'da ikamet eden 511.238 kişinin 73.123'ü başka illerden gelmiştir. Bu da, Ağrı'nın iç göçle aldığından on kat daha fazla göç verdiğini göstermektedir. Bu durum, ekonomik fırsatların yetersizliği ve yaşam standartlarındaki farklılıklarla açıklanabilir. Yurtdışına göçler de büyük ölçüde iş gücü temellidir ve 1960'lardan beri devam etmektedir. 2018-2021 yılları arasında 2.430 kişi yurtdışına göç etmiştir, ancak gerçek rakamın daha yüksek olması muhtemeldir. Özellikle ABD, Kanada ve Avrupa ülkelerine göç artmıştır. 2021-2024 yılları arasında Meksika üzerinden ABD ve Kanada'ya göç edenlerin sayısı binlerce kişiye ulaşmıştır. Saha gözlemlerine göre bu rakam yaklaşık 10.000 kişidir ancak kaçak yollarla gerçekleşen göçler nedeniyle resmi rakamlar net bilgi sunmayabilir. Bu göç dalgasında üniversite mezunu vasıflı iş gücünün kaybı, Ağrı'nın gelişimi açısından önemli bir risk oluşturmaktadır.
Sürdürülebilir Kalkınma ve Göçün Tersine Çevirilmesi
Ağrı'nın göç kaynaklı iş gücü kaybını, ekonomik daralmayı ve altyapı sorunlarını aşabilmesi için sürdürülebilir kalkınma odaklı bir dönüşüme ihtiyaç duymaktadır. Modern tarım ve hayvancılık tekniklerinin benimsenmesi, turizm potansiyelinin değerlendirilmesi, sanayi projelerinin hayata geçirilmesi ve sosyal altyapı eksikliklerinin giderilmesi, göçü tersine çevirebilecek stratejiler arasında yer almaktadır. Bu adımlar, yerel potansiyelin en verimli şekilde kullanılmasını sağlayacak ve genç nüfusun bölgede kalmasını mümkün kılacaktır. Eğitim olanaklarının geliştirilmesi, istihdam yaratacak yatırımlar ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi, Ağrı'nın geleceği için son derece önemlidir. Bölgenin kalkınması, sadece ekonomik fırsatları değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel gelişmeleri de kapsayan kapsamlı bir planlama gerektirir. Bu planlama, göçü tersine çevirmek ve Ağrı'nın sürdürülebilir bir geleceğe sahip olmasını sağlamak için büyük önem taşır.